Şiirler-Maniler-Türküler
Şiir ve Türkü, Barak insanı için vazgeçilmezlerdendir. Zira Baraklı, adeta bütün duygularını şiirleri ve türküleri ile dile getirmiştir. Çekilen acılar, kederler, gurbet duyguları, özlemler, sevinçler sevdalar kısaca insanoğlunun yaşayabileceği bütün duygular Barak’ta şiir olmuştur, türkü olmuştur. Gün olmuş isyan türküleri, gün olmuş isyan türküleri söylenmiştir. Ama her zaman tertemiz aşklar, sevdalar dile getirilmiştir.
Şiirler, türküler ve maniler Türk kültürünün önemli bir parçasını oluşturan Barak kültürünün temel taşlarındandır. Barak isanı şiirlerle, türkülerle, manilerle doğar ve onlarla yaşar demek pek yanlış olmaz. Geçmişten günümüze odalarındaki sohbetlerin en önemli parçasınıda türküler oluşturur. Geçmişten günümüze kadar söylenen şiir ve türkülerden derlediğimiz bazıların kitabımızın bu bölümüne aldık. Elbette Barakta çok sayıda şiir, türkü ve mani vardır. Ancak biz sadece birkaç örnek alabildik.
İskan Türküsü
Kalktık Horsandan sökün eyledik.
Düşürdüler bizi tozlu yollara
Omuzda parlıyor uzun kargılar
Aşırdılar bizi karlı doğlara,
Bölük, bölük olu yüklendi göçler
İhtiyarlar bindi, yayadır gençler
Başımıza geldi gördüğümüz düşler
Bizden sonra bir nam kalsın dillere
Oradan kalktık sökün ettik COlab’a
Seksenbin hanadır gelmez hesaba
Deve, koyun çoktur sığmaz hesaba
Susuz hayvanlar inleşir çöllerde.
Dedemoğlu
Deyiş-1
Uzak yoldan geldim senin adına
Dökülmüş yüzünde nurun kalmamış
Ezel, kaşın ilen işmar ederdin
Şimdi söylemeğe dilin kalmamış
Havas oldum elindeki badeye
Karşı duram senden gelen kadaya
Çoluk çocuk doldurmuşsun odaya
Bana oturmaya yerin kalmamış
Miskin Alim der ki koymam sıradan
Sürün gitsin engelleri aradan
Şu benim muradım versin Yaradan
Benli sultan hepinizden güzelmiş
Miskin Ali
Deyiş-2
Kadir Mvlam senden bir yar isterim
Daha bu Dünyaya gelmedik olsun
Ne anadan doğmuş ne yeri belli
Daha bunu gözler görmedik olsun
Ayağında çizme burnunda hızma
Başının çevresi gül ile yazma
Cennetten ayrılan huriden azma
Daha bu dünyaya gelmedik olsun
Miskin Alim derki dediğim olsa
Şakısa bülbüller gülüne konsa
Her beni gördükçe oynayıp gülse
Daha bir kimseyle gülmedik olsun
Miskin Ali
Seferberlik Destanı
Seferberlik emri geldi okundu
Allah Allah deyüp kalkar giderim
Bütün millet birbirine sokuldu.
Çantayı boynuma takar giderim.
Yalvarın Allah’a edin duayı
Mevla verir bütün derde devayı
Güç gücüyle yaptığım bu yuvayı
Kazma kürek ile yıkar giderim
Hiç kalmadı hallerimi soranım
Arkam sıra mektup yazıp verenim.
Toplansınlar eşim dostum yarenim
Gelin helallaşın çıkar giderim.
Derdiçok
Abbas Paşa
İskeleden çıktı bir Abbas Paşa
Kıcılı boranlı bir dağ var önünde
Mevali Beyleri at başı çekmez
Beni eğleyecek yer var önünde
Elbeyli Türkmenden yolun açarsa
Kanlı Murat köpüğünü saçarsa
Eğer Abbas Paşa buradan geçerse
Seyidi Battal gibi er var önünde
Feriz Bey dersen İskanın başı
Aşiretler her zaman eder savaşı
Keser kelleri söker öleşi